Yeni bir teknolojik ürün çıktığı zaman, alıp almamak arasında kaldığımızda çoğumuz o ürünü eksisiyle artısıyla derinlemesine inceleyen kişilere başvururuz. Böylelikle de ürünün isteklerimizi karşılayıp karşılamadığı, verilen parayı hak edip etmediği ve ihtiyacımız olan şeyin o olup olmadığı hakkında kabaca bir fikir edinmiş oluruz.
Ancak sosyal medya günümüzde öyle değişik bir ortama evrildi ki; artık teknolojiye veya tanıttığı ürüne dair en ufak bir fikri ve bilgisi dahi olmayan kişiler, sırf daha geniş bir kitleye hitap ettiği için belli bir para karşılığında herhangi bir ürünün reklamını yapabilir oldu. Hâl böyle olunca biz de bol bol garip sahneye maruz kalır olduk.
Peki suç ürünü tanıtanda mı yoksa tanıttıranda mı?
Hepiniz hak verirsiniz ki sosyal medya, ‘influencer’ (etkileyen/ilham veren kişi) olarak adlandırılan ve yaptıkları paylaşımlarla takipçilerini etkileyerek onlara fikir veren çok takipçili kişiler tarafından yönetiliyor artık. Oyun oynayanından makyaj yapanına çok çeşitli alanlarda içerik üreten influencerlar, hitap ettikleri kitlenin boyutu sebebiyle de doğal olarak kusursuz birer ’reklam’ kaynağı olabiliyor. Ürünlerini tanıtmak isteyen şirketler, bu kişilerle anlaşarak kolay yoldan ürünlerini geniş çapta tanıtabiliyor.
Ürünü tanıtan kişi, ne hakkında konuştuğunu bildiğinde bu oldukça da faydalı bir yaklaşım; ancak eğer söz konusu durum kişinin ne hakkında konuştuğunu bilmediği bir durumsa sonuç oldukça içler acısı olabiliyor. Burada asıl suç aslında, parasını aldıktan sonra işine bakan influencerlarda da değil; burada suç tamamıyla daha fazla insana reklamını yapabilmek adına yetersiz kişilerin ürününü tanıtmasına izin veren şirketlerde. Tıpkı bugün bir influencerın, bir dizüstü bilgisayarı sözde ‘tanıttığı’ bu videoda olduğu gibi:
